10 ve Üzeri Araçlarınıza özel yerinde ücretsiz kurulum!
Motosi̇klet Taki̇p Hi̇zmeti̇
Buradasınız: Anasayfa / Hi̇zmetleri̇mi̇z
Motosiklet Takip Hizmeti
Motosiklet Takip Hizmeti

Motosiklet takip sistemi konusu, motor sahipleri için büyük bir mesele. Malum, hırsızlık olayları çok fazla. İnsanlar motorlarını park ettiklerinde gözleri arkada kalmasın istiyor. Bu cihazlar sayesinde motorun yeri haritadan canlı görülüyor. Biri motorla uğraştığında telefona hemen bildirim düşüyor. Sadece hırsızlık da değil. Kurye gibi iş yapan firmalar da motorlarını bu sistemlerle izliyor. Filoyu yönetmek, yakıttan kısmak, işleri hızlandırmak için bu cihazlara başvuruyorlar.

Motosiklet Sahipleri İçin Güvenlik Kaygıları

Motosiklet takip sistemi son zamanlarda çok soruluyor. Motosiklet hırsızlığı maalesef yaygın bir dert. İnsanlar motorlarını park ettiklerinde akılları kalmasın istiyor. Sadece hırsızlık da değil. Kurye firmaları gibi işletmeler de motorlarını nerede, ne yapıyor bilmek ister. Bu cihazlar bu işe yarıyor.

Motosikletler, arabalara göre çalınmaya daha açık. Bu durum, motor sahiplerini sürekli bir endişe içinde bırakıyor. Gidilen yerde motoru kilitlemek, branda çekmek bir yere kadar yetiyor. Hırsızların yöntemleri de değişiyor. Kilidi kırmak ya da motoru doğrudan kaldırıp bir kamyonete yüklemek saniyeler alabiliyor. İnsanlar da motorlarını korumak için yeni yollar arıyor. GPS takip cihazı tam bu ihtiyaca cevap veriyor.

Bu cihazlar sadece bireysel motor sahipleri için değil. Bütün gün yollarda olan kurye şirketleri, yemek dağıtımı yapan firmalar için de durum aynı. Filolarında onlarca, yüzlerce motosiklet bulunuyor. Bu motorların nerede olduğunu bilmek, hangi sürücünün ne yaptığını görmek, işlerin düzgün yürümesi için şart. Hem işi yönetmek hem de maliyetleri düşürmek için motorların nerede olduğunu anlık görmeleri gerekiyor. Bu sistemler, motorun yerini haritada göstermekten çok daha fazlasını yapıyor. İşletmelerin daha düzenli çalışmasına, yakıttan tasarruf etmesine de kapı açıyor.

Motosiklet Takip Cihazı Tam Olarak Nasıl Çalışır?

Bu sistemlerin bir beyni var. Küçük bir kutu, yani motosiklet takip cihazı. Bu cihaz motorun görünmeyen bir yerine takılıyor. İçinde bir GPS alıcısı bir de SIM kart var. GPS alıcısı sürekli uydularla konuşuyor. Motorun tam olarak nerede olduğunu, hangi hızla gittiğini hesaplıyor. SIM kart da bu bilgileri alıp internet üzerinden bir sunucuya yolluyor.

Kişi de telefonuna bir uygulama indiriyor. Ya da bilgisayardan bir web sitesine giriyor. Motorun nerede olduğunu, hızını, durakladığı yerleri buradan görüyor. Bilgiler sürekli güncelleniyor. Bazı sistemler saniyede bir, bazıları birkaç saniyede bir yeni konum yolluyor. Bu sayede motorun hareketini harita üstünde canlı canlı izlemek mümkün.

Sadece o anı değil, geçmişi de gösteriyor. Dün motor nerelere gitmiş, hangi yolları dolaşmış, nerede kaç dakika durmuş, hepsi kayıt altında. Bu kayıtlar sayesinde motorun gün içindeki tüm hareketleri görülebiliyor. İşletmeler için bu kayıtlar, kuryelerin hangi adreslere ne zaman gittiğini doğrulamak için de bir kanıt niteliği taşıyor.

Cihazın kendisi ve montajı

Motosikletlerde yer konusu hep sıkıntıdır. Arabadaki gibi torpido gözü, bagaj gibi geniş alanlar yok. Bu yüzden motosiklet GPS takip cihazı olabildiğince küçük yapılıyor. Avuç içine sığacak kadar ufak oluyorlar. Bu küçük yapı, cihazın kolayca gizlenmesini de sağlıyor. Motorun grenajlarının altına, selenin altındaki boşluğa veya akünün yanına kimsenin göremeyeceği bir yere yerleştiriliyor.

Montaj konusu da mühim. Bu cihazlar doğrudan motorun elektriğine bağlanıyor. Genelde üç kablosu olur. Biri aküden sürekli artı alır, biri şasiye bağlanır (eksi), diğeri de kontağın açıldığını anlayan bir kablodur. Montajı basit görünse de, işi bilen birinin yapması en doğrusu. Motorun elektrik tesisatına yanlış bir müdahale başka sorunlar çıkarabilir. Yetkili servisler veya bu işi bilen elektrikçiler bu montajı kısa sürede bitiriyor. Cihazın küçük olması montajı da kolaylaştırıyor. Cihazın su geçirmez olması da motor için bir zorunluluk. Motor yıkandığında veya yağmurda bu cihazların sorunsuz çalışması gerekiyor.

Hırsızlığa Karşı Motor Koruma Önlemleri

Motor sahiplerinin bu cihazları tercih etmesinin ilk sebebi hırsızlık korkusu. Motorun çalınması büyük bir maddi kayıp. Motor koruma sistemleri burada öne çıkıyor. Bu cihazlar, motor park halindeyken bir nevi bekçilik yapıyor. Motorun başında biri varmış gibi sürekli tetikte bekliyor. Ufacık bir sarsıntıyı, bir hareketi hemen fark ediyor.

Bu sistemlerin güzelliği, tehlike anında sessiz kalmaması. Motor çalınsa bile, cihaz yerini bildirmeye devam ettiği sürece motorun bulunma ihtimali çok yüksek. Polis de bu konum bilgisine göre hareket edip motoru kısa sürede bulabiliyor. Bu, pasif bir kilit veya alarmin çok ötesinde bir koruma. Motorun yerini bilmek, hırsıza karşı büyük bir üstünlük veriyor.

Anlık hareket ve sarsıntı bildirimleri

Cihazların içinde hassas hareket algılayıcılar bulunuyor. Motoru park edip kontak kapattığınızda, sistem bunu anlıyor. Bir süre sonra "güvenli park" durumuna geçiyor. Bu durumdayken, motora dışarıdan bir müdahale olursa, cihaz bunu sarsıntı olarak algılıyor.

Diyelim ki biri motorun kilidiyle oynamaya başladı. Ya da motoru yerinden oynattı. Cihaz bu sarsıntıyı algıladığı an, sahibinin cep telefonuna bir bildirim yolluyor. "Motorunuzda sarsıntı var" gibi bir uyarı geliyor. Bazı sistemler sadece bildirim yollamakla kalmıyor, doğrudan telefonla arıyor. Bu sayede motor sahibi, motorunun başında olmasa bile, bir terslik olduğunu anında öğreniyor.

Sadece sarsıntı değil. Motorun çekiciye yüklenmesi veya sürüklenmesi durumunda da cihaz konum değiştirdiğini anlıyor. Kontak açılmadan yer değiştirmeyi "çalınma" olarak algılayıp hemen uyarı gönderiyor. Bu anlık uyarılar, müdahale için zaman kazandırıyor.

Uzaktan motor durdurma (Immobilizer)

Hırsızlığa karşı en caydırıcı işlevlerden biri uzaktan motor durdurma özelliği. Bu, immobilizer olarak da biliniyor. Cihaz, motorun ateşleme sistemine veya yakıt pompasına bağlanan bir röle ile çalışıyor. Motor çalındı diyelim. Motor sahibi durumu fark etti.

Hemen telefondaki uygulamaya giriyor. "Motoru durdur" komutunu yolluyor. Bu komut, cihaz üzerinden motorun elektrik sistemine gidiyor. Motorun ateşlemesi veya yakıt akışı kesiliyor. Motor yolda giderken aniden stop etmiyor, bu güvenlik açısından tehlikeli olurdu. Sistem, motorun hızı belirli bir seviyenin altına düşünce, mesela durunca, ateşlemeyi kesiyor. Hırsız motoru bir daha çalıştıramıyor.

Motoru tekrar çalıştırmak için yine uygulamadan "kilidi aç" komutu göndermek gerekiyor. Bu, motoru geri alabilmek için çok kritik bir müdahale. Hırsız motoru çalıştıramayınca, genellikle panikleyip motoru olduğu yerde bırakıp kaçıyor.

Motosikletlerde Akü Tüketimi Sorunu

Motosiklet aküleri, araba akülerine göre çok daha küçüktür. Kapasiteleri daha düşüktür. Motora sonradan takılan her türlü elektrikli alet, aküyü hızla bitirebilir. Bu yüzden motor sahipleri, akü tüketimi konusunda çok hassastır. Kimse motorunun başına geldiğinde marş basmayan bir aküyle karşılaşmak istemez.

Eski tip takip cihazları bu konuda biraz sıkıntılıydı. Sürekli yüksek akım çekerlerdi. Motor birkaç gün yatınca aküyü bitirirlerdi. Ama yeni nesil cihazlar bu sorunu aştı. Motosikletler için üretilen cihazların en büyük farkı burada ortaya çıkıyor. Düşük enerji harcamak zorundalar.

Düşük güç tüketimi ve uyku modu

Yeni motosiklet takip cihazları "akıllı uyku modu" veya "park modu" denilen bir sistemle çalışıyor. Motorun kontağı kapandığında, cihaz bunu anlıyor. Birkaç dakika sonra normal çalışmasını bırakıp uyku moduna geçiyor.

Bu modda, cihazın birçok parçası kapanıyor. Sadece hareket algılayıcı tetikte bekliyor. GPS alıcısı, SIM kart modülü çok az enerji harcıyor veya kapanıyor. Cihaz, bu durumdayken aküden çektiği akım çok çok düşük seviyelere iniyor. Bir LED lambanın harcadığından bile az bir akım çekiyor. Bu sayede motor haftalarca çalışmadan yatsa bile aküye bir zararı dokunmuyor.

Ne zaman ki motorda bir sarsıntı algılar, o zaman hemen uyanıyor. Tam kapasite çalışmaya başlıyor. GPS'ten konumu alıyor, SIM kart üzerinden sunucuya ve sahibine uyarı yolluyor. Kontak açıldığında da uyku modundan çıkıp normal seyrüsefer takibine devam ediyor. Bu, akü ömrü için hayati bir işlev.

Dahili batarya ne işe yarar?

Bazı durumlarda hırsızlar veya motoru kurcalayanlar akünün kutup başlarını sökebilir. Akü söküldüğünde, cihazın da elektriği kesilmiş olur. Bu durumda cihazın içindeki kendi küçük bataryası devreye giriyor.

Bu dahili batarya, cihazın elektrik almadan da çalışmasını sürdürmesini sağlıyor. Akü söküldüğü an, cihaz bunu bir sabotaj olarak algılıyor. Kendi bataryasından güç alarak sahibine "ana elektrik kesildi" uyarısı yolluyor. Aynı zamanda konum göndermeye de devam ediyor. Bu bataryalar, cihazın modeline göre birkaç saatten bir iki güne kadar idare edebiliyor. Bu süre, motorun yerini bulmak için fazlasıyla yetiyor. Akü bağlantısı kesilse bile takibin sürmesi, güvenliği bir kat daha artırıyor.

İşletmeler ve Kurye Filoları İçin Getirileri

Motosiklet takip işi sadece güvenlikten ibaret değil. Kurye takip sistemi olarak da çok yaygın. Özellikle yemek, market siparişi gibi dağıtım işi yapan firmalar için bu sistemler bir zorunluluk haline geldi. Onlarca motorun yollarda olduğu bir filoyu yönetmek kolay değil.

Eskiden hangi kuryenin nerede olduğunu bilmek zordu. Müşteri arayıp "siparişim nerede" dediğinde, operatörün kuryeyi araması, yerini öğrenmesi, müşteriye dönmesi zaman alıyordu. Artık operatör, ekranındaki haritadan tüm kuryelerin yerini anlık görüyor. Bu, hem müşteriye daha net bilgi verilmesini hem de işin daha iyi yönetilmesini sağlıyor.

İşe en yakın motoru yönlendirme

Sipariş geldiğinde, sistem otomatik olarak siparişin adresine en yakın kuryeyi buluyor. Operatörün ekranında "Bu iş için en uygun kurye A" diye bir uyarı çıkıyor. Operatör de işi doğrudan o kuryeye atıyor.

Bu ne kazandırıyor? Her şeyden önce hız. Müşteriye sipariş daha sıcak, daha hızlı gidiyor. Kurye, haritada en kısa yolu görüyor. Gereksiz yere dolaşmıyor. Yakıt tasarrufu da buradan başlıyor. Motor ne kadar az kilometre yaparsa, o kadar az yakıt harcıyor. Gün sonunda yüzlerce siparişte bu durum, ciddi bir maliyet düşüşü anlamına geliyor. Verimlilik artışı da cabası. Aynı kurye, günü daha iyi planlayarak daha fazla iş bitirebiliyor.

Sürücü davranışları ve iş güvenliği

Bu sistemler sadece konumu değil, hızı da kaydediyor. İşletme sahibi, kuryelerinin hız sınırlarına uyup uymadığını görebiliyor. Ani hızlanma, sert fren yapma, motoru tehlikeli sürme gibi durumları raporlayabiliyor.

Bu, kuryelerin daha dikkatli motor sürmesini teşvik ediyor. Trafik cezaları azalıyor. Daha da mühimi, kaza riskleri düşüyor. Hem sürücünün can güvenliği hem de motorun korunması için bu takipler yapılıyor. Motorun bakımları da kilometreye göre takip edilebiliyor. "Bu motor 10.000 km yaptı, yağı değişmeli" gibi uyarılar ayarlanabiliyor. Bu da motorların ömrünü uzatıyor.

Doğru Takip Hizmetini Seçme

Piyasada bu işi yapan çok sayıda firma var. Hepsi benzer şeyler vaat ediyor. Seçim yaparken sadece fiyata bakmak yanıltıcı olabilir. Cihazın kalitesi bir yana, arkasındaki yazılım ve hizmet desteği de çok mühim.

Cihazın montajı, arıza durumunda müdahale edilmesi, teknik destek alınması gerekiyor. Bazı firmalar 7/24 destek verirken bazılarına mesai saati dışında ulaşmak zor olabiliyor. Hırsızlık gibi acil bir durumda hızlı destek alabilmek şart.

Yazılımın kolaylığı da bir başka konu. Telefon uygulaması veya web ekranı karmaşık olmamalı. Herkesin rahatça açıp motorunun yerini görebilmesi, geçmişe bakabilmesi, ayar yapabilmesi lazım. Verilerin ne kadar süre saklandığı da sorulmalı. Bazı sistemler 3 ay, bazıları 1 yıl geriye dönük kayıtları tutar. İhtiyaca göre buna karar vermek lazım. Cihazın suya, toza, sarsıntıya ne kadar dayanıklı olduğu da motor için kritik bir nokta. Bu bütün detaylara bakarak karar vermek, sonradan pişman olmamak için en doğrusu.

Doğru çözümü bulmak için yardıma mı ihtiyacınız var?